10 Nisan 2017 Pazartesi

VİCDAN İNSANIN İÇİNDEKİ TANRIDIR

Gerçek şuydu, hayat bir kurguydu ve bize bahşedilmiş karakterleri en iyi şekilde oynamak için vardık. Ne kadar iyiydik peki?...
İyi olmak ne demekti?...
Bir insan ne için iyi olurdu, Kim için yaşar, ne için paralardı kendini?...
Peki kimdi iyi insan?...
O fedakar cefakar merhametli insanlar neredeydi?...
Görünmez olmuşlardı. Görünür olanı etkisiz kılmak için her bir çığlığın arka perdesinde, her an sahneye atlamaya hazır şekilde gizlenmişti.
Kan, boşluk... kan, çığlık, boşluk...kan, çığlık, gözyaşı, boşluk...
Değişmeyen tek tümce vahşetti, kandı, boşluktu ve görünür olan çok fazla etkiliydi.
Davulun derisini patlatırcasına vuran tokmağın yırttığı deri gibi ciğeri sökülürcesine kendini var eden vahşet. Her zaman, her daim, her yerde...
Tek bir sözdeki, tek bir bakıştaki vahşet eşdeğer miydi silahın namlusundaki vahşete?... eğer koparıp aldığı candan öteyse eş değerden öteydi. Vahşet kansız da olurdu. Kansızca da yapılırdı. 
Sev kardeşim sev işte lan diye dürtesin geldiği insanlar tarafından acımasızca vahşete uğrardı insan. Planlı programlı, örtülü ödenekli ve sistemli bir vahşetin içinde anlamazken ne olduğunu, nefesi kesildiğinde farkederdi yediği dayağın acısını.
Ayarsızdı kötülük. Duru yoktu durağı yoktu ve en önemlisi gölgesi yoktu. Nereden geldiğini anlamadığın için düşüyordu gardın ve parçalanıyordun.
Hani yeni silinmiş cilalı granite basarsın ya hızlı hızlı yürürken, kayar düşersin hani ama hiç hazırlıklı değilsindir bu düşüşe ve elini bile koyamazsın yere, kafa üstü çakılırsın ya hani...işte tüm iyi niyetinle yaklaştığın insandan kötülük görmek böyle birşeydi. Kafan kırılıyordu...
Sevin kardeşim sevin lan işte. Becerebileceğiniz tek şey bu. Bir canlı olarak yapabileceğin en iyi şeyi yap bırak o gün kebap yeme. Ama sev işte. Bir köpeğin kafasını okşa, bir insana nazik davran, bir salaklığı örtpas et, birinin kıçını kurtar birgün ama sev işte kardeşim. Bırak sevilmeyi. Sevilmek kolay olan. Sen sev, sev ki dünyayı değiştir kardeşim. İçindeki nefretle yiyip yuttuğun insanları kusamadığın için saldıracağın odak noktanı kaybetme. Aynaya bak, dudağında yarım kalmış hain gülümsemenin ucundaki kan damlasına bak. Bırak işte bitti ömür. Gireceğin "2" metre çukur. Olabileceğin en iyi insan ol kâfi be insanoğlu. Cumaya gitmesen de olur belki bilemezsin ki. Ama onca kalp kırıkken vardığın secde kanlı değilmi yiğidim. Haydi uğurlar ola...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder